Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkan Adayı Hasan Taçoy, katıldığı bir programda sorulan soruları yanıtladı. Gençliğinden beri UBP’nin çeşitli kademelerinde görev aldığını belirten Taçoy, "Çocuklarım bana zaman zaman, 'Bizden çok UBP’de zaman geçiriyorsun' diye serzenişte bulunmuştur. UBP benim içerisinde büyüdüğüm büyük ailemdir," dedi.

UBP’lilerin parti yönetiminden, ülke genelinin de ülke yönetiminden memnun olmadığını ifade eden Taçoy, bu gerçeklerden hareketle genel başkanlığa aday olduğunu söyledi. Kendisi gibi hem parti hem de ülke yönetiminden mutlu olmayan çoğunluğa dahil olduğunu belirten Taçoy, UBP’nin girdiği son seçimlerdeki başarısızlığının analizlerinin hala yapılmamış olduğunu kaydederek bu durumu eleştirdi.

Adaylığındaki en temel etkenin, ülke gündeminde de yer bulan adaletsizlikler ve yolsuzluklar olduğunu ifade eden Taçoy, parti içerisinde giderek bozulan düzen ve bunun neden olduğu zemin kaybını da diğer etken olarak dile getirdi. UBP’nin vatan, millet ve devlet ruhuyla kurulduğunu, ancak bu çizgiden uzaklaşıldığını belirten Taçoy, "O ruhtan eser yok, sadece bir koltuk kavgası var. Benim kavgam bu değil. Benim kavgam ülkemdir, devletimdir, vatanımdır, milletimdir," dedi.

UBP üyelerine seslenen Taçoy, “Mutluysanız seçeceksiniz ama eğer mutsuzsanız değiştireceksiniz,” şeklinde konuştu. Düzensizliğin ve bel altı vurmanın hiçbir devlete yaramadığını, KKTC’ye de fayda getirmediğini vurgulayan Taçoy, “Ben hiç bel altı vurmadım. Bana bu yapılıyor olmasına rağmen ve yakın çevremde bana bunu yapmamı söyleyenler de olmasına rağmen, ben asla bel altı vurmadım, vurmayacağım,” dedi.

Taçoy, Üstel’in “Gücümüz Birliğimiz” sloganına rağmen geri çekilmesi için baskı uygulanan ve geri çektirilen adaylar olduğunu belirtti. Baskıyla susturulmaya çalışılan taraflar bulunduğunu söyleyen Taçoy, “Kimse susmaz, kimsenin de susmaya niyeti yok,” dedi ve susmuş gibi görünenlerin de günü geldiğinde konuşacağını ifade etti.

İlçe örgüt seçimlerinin sonuçları üzerinden bazı yakıştırmalar yapılmaya çalışıldığına da değinen Taçoy, "Örneğin, Girne’de kaybeden Bülent arkadaşım da kazanan İbrahim arkadaşım da benim gerçekten arkadaşımdır. Seçim öncesinde de bu durum aynıydı, seçim sonrasında da aynıdır. Bazı gazetelerde yazdığı gibi kimse için kapı kapı gezip oy istemiş değilim," dedi.

Bugün bir seçim olsa UBP’nin iyi bir sonuç almasının mümkün olmadığını ifade eden Taçoy, kötü gidişin düzelmesi için bir değişime ihtiyaç olduğunu vurguladı. “UBP’nin herkesi kucaklayan güçlü bir idareye ihtiyacı var,” diyen Taçoy, üyeler konusunda yapılmış kasıtlı yanlışların şimdi mahkemelerden dönüyor olmasından dolayı birilerinin utanç duyması gerektiğini söyledi. Taçoy, "Eline bir tomar oy pusulası alıp sandığa atan utanmayacak ama bunu söyleyen ben bölücülük yapmakla suçlanacağım. Ulusal Birlik Partisi bu değildir. Bu dönemde hayatımda görmediğim şeylere şahit olmaktayım," dedi.

UBP üyelerinin genelinin sessizliğe büründüğüne dikkat çeken Taçoy, bunun tek nedeninin yapılan baskılar olduğunu söyledi. Adaylıktan geri çektirilen isimlerle de görüştüğünü belirten Taçoy, "Bunu yapan Türkiye değildir, bazı farklı zihniyetlerdir, bu bir taleptir," dedi. Türkiye ile olan ilişkileri bozmak değil, geliştirmek istediğini vurgulayan Taçoy, “Her zor bir şeyde ve her bir çıkmazda ‘emir büyük yerden geldi’ diyerek bunu halletmeye çalışıyorlar. Ama böyle bir dünya yok. Türkiye Cumhuriyeti devletini daha fazla kötülemeyelim,” şeklinde konuştu.

Kıbrıs Türkü’nün dünyaya açılan ve asla kapanmayacak olan tek kapısının Türkiye olduğunu ifade eden Taçoy, bunun kıymetinin bilinmesi gerektiğini vurguladı. Genel Başkan seçildikten sonra yeni hükümeti kurma görevinin Cumhurbaşkanı tarafından kendisine verileceğinin altını çizen Taçoy, 2025’teki Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında mutlaka erken genel seçime gidileceğini ve bu gerçeği göz önünde bulundurarak bir “seçim hükümeti” kuracağını söyledi.