Bakanlık’tan yapılan yazılı açıklamaya göre, Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, BRT’ye açıklamalarda bulundu ve sağlık konusundaki hedeflerini aktardı.
İlaç temini konusunda yaşanan sıkıntılara değinen Bakan Dinçyürek, göreve geldiği gün ülkede ilaç sıkıntısının olduğunu, şu an da kısmen devam ettiğini belirtti.
Sağlık Bakanı Dinçyürek, devlet hastanelerinde kalan hastalara verilen yemek ücretlerine yönelik kamuoyundaki tartışmalara da yanıt verdi.
Dinçyürek, “İlk etapta bitmiş bütçemiz üzerinden Maliye’nin de desteğiyle 20 milyon TL, artı 5 milyon TL de Sağlık Fonu’ndan kanalize ederek 25 milyon TL’lik acil ilaç alımı işlemini gerçekleştirdik. 2- 3 gün ile 10 gün arasında peyderpey sipariş verdiğimiz ilaçların tamamı elimizde olacak şekildedir.” dedi.
An itibarıyla Maliye Bakanlığı ile yaptıkları temaslarda ek kaynak konusunu araştırdıklarını kaydeden Dinçyürek, tekrar başka bir kaynak daha yaratarak kısa dönemde acil ihtiyaçları karşılayacak ilaçların temini konusunda hızlı adımlar attıklarını vurguladı.
Bakan Dinçyürek, bunların kısa dönemde yapılan işler olduğunu, orta ve uzun vadeli işler olarak da doğru ilaç ihtiyacı planlamasının yapıldığını anlattı.
Sağlık Bakanı Dinçyürek, Anavatan Türkiye ile de temin edilemeyen ilaçlar ile ilgili temaslarının olduğunu kaydetti.
Sistemin doğru oturtulmasının önemine işaret eden Hakan Dinçyürek, bunun için de ilaç takip sistemini devreye sokmak için çalışmaların hızlandırıldığını söyledi.
Dinçyürek, bunun Anavatan Türkiye ile yürütülen ve devlet kapsamında bir proje olduğunu ifade etti.
İLAÇ TAKİP SİSTEMİ
Dinçyürek, “Adaya gelen tüm ilaçların, gerek kamuda gerek özel sektörde tüm ilaçların adaya girişinden itibaren son kullanıcıya kadar takip edileceği bir sistemle ilaçların en etkin bir şekilde gerçekten ihtiyacı olan hastalara kullanılması konusunda adımlar atacağız.” dedi.
Sağlık Bakanı Dinçyürek, devlet hastanelerinde kalan hastalara verilen yemek ücretlerine yönelik kamuoyundaki tartışmalara da yanıt verdi.
Göreve geldiği günden itibaren konu ile ilgili çıkan haberleri dikkate alarak üzerinde çalıştıklarını ve ilgili paydaşlarla konuştuklarını anlatan Dinçyürek, ilgili şirketlerle yaptıkları görüşmelerin iyi niyet çerçevesinde geçtiğini anlattı.
Dinçyürek, “İlk günden itibaren konuyu dikkate aldık ve üzerinde çalıştık. Günün sonunda Merkezi İhale Komisyonu süresi biten ve herhangi bir ihale kapsamında olmadan hizmetin aksamaması için devam eden bir yemek alımı söz konusuydu. Nisan ayında ihale bitti. Yeni ihalenin sonlanması Haziran ayı sonlarına doğru denk geldi. Aradaki boşlukta zaten ilgili firmalar yemek tedarikine devam ediyordu. Dolayısıyla bir an önce ihaleyi sonlandırma çabası içindeydik ki bu boşluk dönemi en kısa sürede sonlandırılsın. Bu neyi yarattı. İhalede şartnamede var olan asgari ücretteki artışın yemek fiyatlarına yansıma noktasında ilgili firmalar bunu dikkate aldılar. Ve ilk açıklanan yüzde 15 olabilir diye.” şeklinde konuştu.
İhale döneminin başında açıklanan hayat pahalılığını da dikkate alarak bir fiyat belirlendiğini kaydeden Dinçyürek, eğer ihale Temmuz ayı içerisinde sonlansaydı, fiyatta da hiçbir anomali ortaya çıkma şansı olmayacağını ifade etti.
Konuyu firmalarla oturup konuştuklarını kaydeden Dinçyürek, iyi niyet çerçevesinde yapılan görüşmeler neticesinde yapılacak ek bir anlaşma ile “rejim 1” denilen ara öğün yemeklerinin yılsonuna kadar tamamen ücretsiz verileceği konusunda mutabakat sağlandığını söyledi.
Bakan Dinçyürek, ilgili firmaların ayrıca her fatura döneminde fatura üzerinden yüzde 15 indirim yapacakları konusunda kendileriyle uzlaştıklarını kaydetti.