Güney Kıbrıs İçişleri Bakanı Konstantinos İoannu bugün Rum basınında yer alan demecinde, Güney Kıbrıs’taki Kıbrıs Türk malları konusuna değindi.

Fileleftheros gazetesinin “50 Yıllık Kıbrıs Türk Malı Talanına Son” başlığıyla yer verdiği söyleşiye göre İoannu, hükümetin köklü yanlış yönetim uygulamalarını düzeltmeyi ve Kıbrıs Türk mallarının tahsis edilme yöntemini düzenlemeyi arzu ettiğini ifade etti.

Şu ana kadar Kıbrıs Türk mallarıyla ilgili sözleşmelerin 3’te ikisinin yani 3 bin 233 kira sözleşmesinin kontrol edildiğini ve bunların yaklaşık 416’sında sözleşme koşullarının ihlal edildiğinin tespit edildiğini ifade eden İoannu, sözleşme ihlallerinin yarısının Limasol’daki gayrimenkullerle alakalı olduğunu söyledi.

Kendi direktifleriyle mecliste bir yasa ileriye götürüldüğünü ve bunun Kıbrıs Türk mallarının idaresini yeni bir zemine koyduğunu belirten İoannu, son mevzuat değişikliğine göre Kıbrıs Türk Malları Vasisinin statik yeterlilik çalışması yapılmadan taşınmazı devredemediğini anımsattı.

Kıbrıs Türk mallarının tahsis edilmesinde yıllardır yaşananların belirsizliğe ve durumun istismar edilmesine yol açtığını da ifade eden İoannu, Rum Bakanlar Kurulunun karar verdiği ve ileriye götürülen mevzuat değişiklikleriyle birlikte şeffaflığı ve meritokrasiyi güçlendiren aynı zamanda göçmenlerin de çıkarlarını koruyan yeni bir prosedürün benimsendiğini ifade etti.

Buna paralel olarak Kıbrıs Türk mallarının tahsis edilmesi konusuna, mülkün tahsisini başvuru sahiplerinin sosyo-ekonomik durumları ve aile bileşimiyle ilgili bir dizi kriter dahil edildiğini belirten İoannu, ilk kez başvuru sahibinin Güney Kıbrıs’ta veya Kuzey Kıbrıs’ta sahip olduğu diğer özel mülklerinin de dikkate alındığını kaydetti.

Kıbrıs Türk ticari gayrimenkullerinin idaresiyle ilgili kontroller konusunda ise Güney Kıbrıs genelinde Kıbrıs Türk ticari gayrimenkulleriyle ilgili 4 bin 527 kiraz sözleşmesi bulunduğunu söyleyen İoannu, bunların yüzde 32’sinin Limasol, yüzde 30’unun Baf, yüzde 26’sının Larnaka ve yüzde 12’sinin de Lefkoşa Rum kesiminde bulunduğunu belirtti.

İoannu geçen ağustos ayından bu yana ve yeni mevzuat çerçevesinin hazırlanması beklenirken, kendi inisiyatifiyle bir ekip kurulduğunu ve bunun tüm kira sözleşmelerini kontrol ettiğini de vurguladı.

İoannu, taşınmazların idaresinin iyileştirilmesi amacıyla, ihlal gözlemlenen yerlerde, Kıbrıs Türk Malları Vasisinin kira sözleşmesinin sonlandırılması ve mülkün geri alınması prosedürünü etkin hale getirdiğini de ifade etti.

Güney Kıbrıs genelinde Kıbrıs Türk mallarıyla ilgili 20 bin 621 kira sözleşmesi bulunduğunu ve bunların yüzde 23’ünün ev, yüzde 14’ünün ticari gayrimenkul, yüzde 43’ünün tarım arazisi, yüzde 6’sının yazlık ev ve yüzde 14’ünün de diğer alanlar olduğunu ifade eden İoannu, bunların toplam değerinin 6 milyar Euro olduğunun tahmin edildiğini söyledi.

Devletin Kıbrıs Türk mallarının kiralarından yılda yaklaşık 5,5 milyon Euro gelir elde ettiğini de ifade eden İoannu, 7,6 milyon Euro’luk bir miktarın da ilgili fona yönelik gecikmiş borçlardan ibaret olduğunu öte yandan Kıbrıs Türk mallarının bakımı için yılda 7-8 milyon Euro harcandığını belirtti.

Hak sahibi göçmenlere tapu verilmesinin mümkün olabilmesi için, Kıbrıs Türk topraklarına inşa edilen sitelerle alakalı olarak mal sahipleriyle dostane anlaşmalar yapılmasının düşünülüp düşünülmediği konusundaki bir soruya ise İoannu, bahse konu politikanın geçmişte uygulandığını ve buna son verildiğini söyledi.

İoannu bu politikanın geçmişte uygulandığını ve KKTC’de “yasadışı bir şekilde” muazzam değere sahip Kıbrıs Rum malını elinde bulunduran Kıbrıslı Türklerin, Güney Kıbrıs’taki mallarının satışlarından hatırı sayılır paralar aldıkları görüldüğünden buna son verildiğini sözlerine ekledi.