İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, ABD'nin Kıbrıs Rum tarafına yönelik silah ambargosunu kaldırmasının ardından güneyde gerçekleşen tutuklamayı eleştirdi. Talat, "Bu tutuklama, politikaların çıkmaz yol olduğunu ve Kıbrıs Türk toplumunun yalnızlığa itildiğini gösteriyor" dedi.
İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, son zamanlarda yaşanan olayların dünya gerçekleriyle bağdaşmayan politikaların sonuçları olarak Kıbrıs Türk toplumunun elini kolunu bağladığını belirtti. Talat, ABD'nin Kıbrıs Rum tarafına yönelik silah ambargosunu kaldırdığını ve adada üs benzeri oluşumlara gitme kararı aldığını işaret ederek, "Belli bir aşamaya gelindiğinde başka ülkelerin de benzer konuşlandırmalara gidecekleri iddia ediliyor” dedi.
"BUGÜNLERE GELİNECEĞİ RUM TARAFINDA KONUŞULANLARLA BELLİ OLMAYA BAŞLAMIŞTI"
Talat, güneyde Afik Grup direktörünün tutuklanmasına dikkat çekerek, "Aslında bugünlere gelineceği Rum tarafında konuşulanlarla ve bazı eylemleriyle belli olmaya başlamıştı” dedi. Talat, bu grupla ilgili karalamalar yapan aşırı sağcıların belki memnun olacaklarını ancak yaratacağı çığın nelere yol açacağını göreceğimizi belirtti.
KKTC’nin Türk Devletleri Topluluğu üyeliği beklentisiyle kendini yükseklerde gördüğünü ancak Kıbrıs sorununun en önemli boyutlarından biri olan mülkiyet sorununun farklı bir yanıyla gündeme geldiğini vurguladı. Talat, “Bu grupla ilgili akıl almaz karalamalar yapan bizdeki ve bağlantılı aşırı sağcılar belki memnun olacaklar, ama yaratacağı çığ nelere yol açacak, göreceğiz” dedi.
Ülkenin çözüm istemeyen bir halk konumundan büyük mücadelelerle çıktığını ve dünyanın takdirini kazandığını hatırlatan Talat, artık hiçbir ülkenin Kıbrıslı Türkleri dışlamaya yeltenmediğini vurguladı. Ancak, Kıbrıs Türk liderliğinin nasıl bu hale geldiğini sorgulayan Talat, "Bugüne nasıl geldik? Batının ve doğunun birçok dışişleri bakanıyla görüşebilen, İngiltere’nin başbakanından Londra’ya davet alabilen Kıbrıs Türk liderliği nasıl bu hale geldi?” diye sordu.
"KIBRIS SORUNUNDA ÇÖZÜM YERİNE TANINMA POLİTİKASINA GEÇİLDİ"
Crans Montana’dan sonra Türkiye Dışişleri Bakanı'nın federasyon dışında bazı başka çözüm yollarının da görüşülmesi gerektiğini söylediğini hatırlatan Talat, Kıbrıslı Türklerle Türkiye arasında diyaloğun koptuğunu belirtti. Talat, seçim kampanyası boyunca hem iplerin gerildiğini hem de Kıbrıs sorununun çözümü yerine tanınma politikasına geçildiğini belirterek, "Tarihte görülmemiş bir seçim müdahalesiyle Sayın Tatar Cumhurbaşkanı seçildi” dedi.
Kıbrıslı Türkler için karanlık bir dönemin başladığını ifade eden Talat, “Bugün, dünyadan kopuk, Kıbrıs Cumhuriyeti'ni Rum tarafına terketmiş halde içimize kapandık” dedi. Talat, dünya artık Kıbrıslı Türkleri dikkate almazken, ABD, Fransa ve Almanya'nın Rum tarafıyla askeri ilişkilere girdiğini belirtti.
“BİZİ HAPSETMEYE ÇALIŞTIKLARI CENDEREDEN ÇIKACAĞIZ”
Talat, BM Güvenlik Konseyi'nin kararlarının dünya ve uluslararası kurumlar tarafından kanun hükmünde görüldüğünü hatırlatarak, “Bu kararlar dışında hareket eden çok büyük güçlere belki bir şey yapamazlar, ama bizim gibi küçük ülkelere neler yapabildiklerini Annan planı öncesinde bu halk yaşayarak gördü” dedi. Talat, çözümün tarafı olduklarını yeniden kanıtlayarak, bizi hapsetmeye çalıştıkları cendereden çıkmak gerektiğini vurguladı.