Gündem

KOMİTEDE, DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ'NDEKİ MALİ KRİZ KONUŞULDU

Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde görüşülmesi sırasında Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) konuşuldu.

Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde görüşülmesi sırasında Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) konuşuldu. DAÜ’den yetkililerin de söz alıp üniversitenin mali durumu hakkında bilgi verdiği toplantıda, muhalefet ve iktidar milletvekilleri de konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Toplantıda, DAÜ yönetimi, sendikalar ve hükümetin taraf olduğu, DAÜ’nün mali açıdan sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması için hazırlanan ve 4 yıllık planlama öngören protokol de konuşuldu, protokolün son kez müzakere edilip imzalanması gerekliliği ifade edildi.

Toplantıda, DAÜ’nün hazır olmayan 2024 bütçe taslağının da 30 Kasım’a kadar komiteye sunulmasına karar verildi.

Konuşmacılara söz vermeden önce kısa  bir konuşma yapan Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Resmiye Canaltay, “DAÜ’nün yaşatılması boynumuzun borcu. Burada olmanız, bu üniversiteye verdiğimiz önemi gösteriyor” dedi.

İlk sözü alan DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç, bütçeyle ilgili özlü bir çalışma yapılamadığını ancak DAÜ’deki krizi çözecek bir bütçe oluşturulacağına inanç belirtti.

Kılıç, “Üniversitenin mali krizden çıkması için alınması gereken tedbirler, hükümetin alacağı kararlar, atacağı adımlar ve gelirlerimizi artırmak için can suyuna ihtiyaç var” dedi.

Gelirlerdeki düşüşün DAÜ’de mali sıkıntıya neden olduğunu kaydeden DAÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Kılıç, özellikle yabancı öğrencilerle konusunda sorun yaşandığını belirtti.

Kılıç, “Gelirleri artırmak ve yaymak için çalışma başlattık. Kısa vadede pozitif sonuçları görebileceğimizi, orta vadede de istenen noktaya gelebileceğimizi düşünüyorum. Görüşülen protokol çerçevesinde adım atıldığını görüyoruz. Üniversite hepimizin kurumu. Ortak bir bakış açısıyla DAÜ’yü hak ettiği noktaya ulaştıracağız” şeklinde konuştu.

Kılıç, üniversitenin 16 bin civarında öğrencisi, bin 500 civarında çalışanı olduğunu bilgisini de verdi.

DAÜ-SEN Başkanı Ercan Hoşkara da toplantıda söz alarak, üniversitede 2019’dan bu yana bütçe açığı oluştuğunu kaydederek, “Bu bugünün sorunu değil. DAÜ yalnız bırakılırsa, sendikalar da sorumluluk üstenmezse sorun çözülmez…” dedi.

Hoşkara, DAÜ’de sorunun sadece kötü yönetim ve gelirlerin azalması olarak gösterilmesinin doğru olmayacağını kaydederek, “Yükseköğrenim serbest bir alana dönüştü. Denetim olmayan bir alana döndü. Eğitim enflasyona uğradı. Hükümetin bu konuda adım atması gerekiyor. Devlet üniversitesi olarak özeller karşısında dezavantajlıyız” şeklinde konuştu.

DAÜ’de 1 milyarın üzerinde bir açıktan söz edildiğini belirten Hoşkara, “DAÜ-SEN olarak bize para verin bu düzeni sürdürelim demiyoruz. Üniversite için en az 4 yıllık programa ihtiyaç var. O güne kadar dış borca da ihtiyaç var” dedi.

Hukuksal hakların gasp edilmemesi ve üniversitenin kadro yapısının dağıtılmaması gerektiğini ifade eden Hoşkara, DAÜ’deki sorunun çözülmesi için siyasi iradeye ihtiyaç olduğunu söyledi.

UBP Milletvekili Alişan Şan, DAÜ ile ilgili protokolü kendilerinin de görmesi gerektiğini belirterek, Maliye Bakanlığı dönemindeki tedbirlerin “pansuman” niteliğinde olduğunu kaydetti.

Şan, DAÜ’de radikal tedbirler alınması gerektiğini belirtti.

CTP Milletvekili Asım Akansoy, DAÜ’de palyatif bir protokole değil, sürdürülebilir yapıya ihtiyaç olduğunu söyledi.

Akansoy, DAÜ dahil tüm üniversitelerde eğitimin niteliğinde düşüş olduğunu kaydederek, “Buna karşı hep birlikte çözüm bulmalıyız. CTP olarak bu vizyon çerçevesinde hareket etmeye hazırız” dedi.

CTP Milletvekili Sıla Usar, önce kurumun, sonra çalışanın geldiğini belirterek, DAÜ-SEN’de bu anlayışı görebildiğini kaydetti.

Usar, “DAÜ rekabet etmekte zorlanıyorsa, bu diğer üniversiteler devleti çaldığı içindir. Bu kaçağı görmezden gelemeyiz…” diye konuştu.

DAÜ Mali İşlerden Sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Salih Katırcıoğlu, DAÜ’nün kaybettiği rekabet edebilirlik koşulunun sağlanmasıyla üniversitedeki krizin çözülebileceğini söyledi.

Göreve geldiğinde üniversitenin borç batağında olduğunu kaydeden Katırcıoğlu, 15 yılda kapatılamayan borcu 6 ayda kapadıklarını, denk bütçe gerçekleştirdiklerini, 2018’de kasada 80 milyon TL bırakarak görevi devrettiğini belirtti.

Katırcıoğlu, “Son 5 yılda mali işler ve tanıtım merkeze bağlandı. Tehlikeli adımlar atıldı. Başarısızlık sergilendi. Göreve gelir gelmez bütçe komisyonunu yeniden oluşturduk. Harç komisyonunu da yeniden kurduk…” dedi.

Üniversitelerin birim bazlı ücret politikasına geçilmesi gerektiğini ifade eden Salih Katırcıoğlu, bu kapsamda adım atmak için üniversite ücretlerinin bu ay yeniden belirleneceğini kaydetti.

DAÜ Mali İşler Müdürü Ahmet Tahsiner ise konuşmasında, “DAÜ'de bir kimlik sorunu yaşanıyor….Devlet üniversitesi mi, devlet-vakıf mı? Özel mi? …” diye konuştu.

Öğrenci getirebilmek için çok yüksek burslar verdiklerini de söyleyen Tahsiner, DAÜ’nün 2023 bütçesinin 2.7 milyar TL olduğunu kaydederek, “2024 beklentisi 4 milyar TL’lik bütçe oluşması” dedi.

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, DAÜ yetkililerinin konuşmalarına işaret ederek, “Kendilerinin günahları olmadığına dair söylem var. Günahkarlık var ki DAÜ battı.. Arkadaşlar, DAÜ battı” şeklinde konuştu.

DAÜ’de katıldığı toplantılar işaret ederek, 6-7 aydır duyduğu “yapacağız” kelimelerinden usandığını söyleyen Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, “Mantıklı-ayakları yere basan söylemler var ama DAÜ rekabet edemez söylemleri fasa-fisodur” dedi.

DAÜ’nün grafiklerinin 3-4 yıldır aşağıya doğru indiğini belirten Çavuşoğlu, “2019’da DAÜ batıyor dedim. Hiç kimse beni dinlemedi. 6-8 ay önceye kadar bana gülerlerdi. Bu kuruma bu kadar saygı ve sevgi göstermemeliydim. Daha dikkatli olmalıydım. Hepimizin suçlu olduğunu söyleyebilecek cesaretim var. Kurumsal olarak DAÜ de hiçbir şey yapmadı” diye konuştu.

DAÜ’de, öğrenci sayısı 16 bine düşerken akademik personelin artırıldığını söyleyen Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, emeklilerin DAÜ’de çalışmasının önünü açacak yasa gücünde bir kararname hazırlanacağını söyledi.

Çavuşoğlu, yasa gücündeki kararname eleştirilerine, “Vaktimiz yok” yanıtını verdi.

Yabancı öğrenci sayısının artırılmasına yönelik söylem olduğunu ancak hareket olmadığını kaydeden Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu, Azerbaycan’la ilişkilerin DAÜ’ye yararı olabileceğini söyledi.

Milli Eğitim Baklanı Çavuşoğlu, “Devlet milyarlık borcu üstleniyor. Vergi bizde, sigortalar bizde, emeklilik bizde olacak…. -DAÜ’nün gelirini artırmak için hizmet almaya çalışıyoruz ama 6 ayda yabancılar için bir Türkçe eğitimi açtıramadık” dedi.

Yeniden söz alan DAÜ Rektörü Kılıç, 2019’da 6 bin 500 olan yabancı öğrenci sayısının bu yıl 3 bin 700’e düştüğünü ifade etti. Türkiye’den gelen öğrenci sayısında sorun olmadığını belirten Kılıç, burs politikasını yeniden değerlendireceklerini söyledi. Kılıç, üniversitede alacaklar konusunda sorun yaşandığını vurguladı.

Kılıç, tasarruf ve protokolle 2024’de yaklaşık 540 milyon TL’lik tasarruf öngördüklerini söyleyerek, “Gelirlerimizi artırma, giderlerimizi azaltma yönünde çalışıyoruz. Kısa vadede üniversitenin nakite de ihtiyacı var…” dedi.

CTP Milletvekili Filiz Besim, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun DAÜ'ye yönelik "hiçbirşey yapmadı" yönündeki açıklamalarını eleştirdi.

Besim, çalışanların temmuz ayında hayat pahalılığı almadığını, 13’üncü maaşı da 4 yıl almamayı göze aldığını kaydederek, “Bunlar karar değil mi?” diye sordu.

DAÜ-SEN Başkanı Ercan Hoşkara, “Bu protokol son bir kez daha müzakere edilecek. Ve hayata geçirilecek…Başka yolu yok… Bundan kaçarsak yargı devreye girecek. Üniversiteyi yargıya batırtmayalım. Hükümet isterse çözer, çözdürür. Protokol yoksa bütçe neye göre hazırlanacak, o da ayrı bir konu” dedi.

CTP Milletvekili Teberrüken Uluçay, 2024’ün ekonomik olarak daha kötü göründüğünü belirterek, yapılabileceğin en iyisini sadece DAÜ için değil Gazimağusa ve KKTC için yapılması gerektiğini söyledi.

Uluçay, “Aynı yanlış noktadayız. DAÜ’nün Gazimağusa’ya kazandırdıklarını düşünmüyoruz. Mahkeme kararı DAÜ’yü değil, Gazimağusa’yı batırır.. 6 ay önce kaybettiğimizi bugün bulamıyoruz… Zaman ekonomik olarak da telafi edilemiyor” dedi.

Uluçay, DAÜ’de çalışanlara sigorta prim desteği uygulanması önerisini dile getirdi

CTP Milletvekili Sami Özuslu da Milli Eğitim Bakanının “DAÜ üzerine düşeni yapmadı” açıklamasına işaret ederek, “Yaptırsaydınız.. Bir Allah’ın kulunu görevden almadınız.. Hükümetin hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi davranıyorsunuz… ” dedi.

DAÜ’deki kabul edilemez ve sürdürülemez statükonun bu güvensiz tavırla değiştirilemeyeceğini savunan Özuslu, “Haksız rekabeti faso-fiso diye nitelendirmeniz kadar talihsizlik bir şey olamaz. Haksız rekabet vardır ve bu korkunç durumdadır” şeklinde konuştu.

Yükseköğrenimde kalitenin öğretim görevlileriyle ilgili olduğunu söyleyen Özuslu, “Tasarruf diye profesör maaşını görürseniz DAÜ kurtulsa, kendi kendini ideme ettirse bile, bilime katkısı olmayacak” dedi.

Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkan Vekili Erkut Şahali, DAÜ’nün bütçesinin 2024 bütçesinde yer alması gerektiğini kaydederek, bunun olmaması halinde konuşulacakların çok daha kötü olacağını söyledi.

Şahali, “Herkes sorumluluğu hakkaniyetli şekilde yüklenecek. Bu bedel, DAÜ konusunda bizi aydınlatanlara ciro ediliyor….” dedi.

4 yılda 51 milyon dolarlık gelir fazlası olan DAÜ’nün bugün 1 milyarı aşan bir borçla boğuşmak zorunda kaldığını, çalışanların haklarına tecavüz edildiğin savunan Şahali, “DAÜ 1 Ocak'ta bütçesiz olmamalı” dedi.