Türkiye Cumhuriyeti’ndeki Depremle İlgili Hukuki ve Adli Sürecin İzlenmesine İlişkin Oluşturulan Geçici ve Özel Komitesi Başkanı Oğuzhan Hasipoğlu, İsias Otel davasındaki ara kararı değerlendirdi. Hasipoğlu, “26 Nisan tarihli duruşmada dinlediğimiz bilirkişilerin uzman şahadetlerinden olayın olası kasta dönmesi gerektiğini açıkça görüyoruz” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti’ndeki Depremle İlgili Hukuki ve Adli Sürecin İzlenmesine İlişkin Oluşturulan Geçici ve Özel Komitesi Başkanı, UBP Genel Sekreteri ve Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, Şampiyon Melekler için iktidarıyla muhalefetiyle ilk günden beri adalet arayışı için mücadeleye destek verdiklerine işaret ederek, adaletin er ya da geç tecelli edeceğini vurguladı.

Adıyaman’da İsias davasını, komite üyeleriyle takip eden Hasipoğlu, ara kararı değerlendirdi.

“Mahkeme önündeki tüm bilirkişi ve tanık ifadelerinde otelin yıkılışında asli kusurlu oldukları şüphe götürmez bir maddi vakıa iken, Bozkurt ailesinin hala “bizim otelimiz sağlamdı, biz yanlış yapmadık” diyebilmesini hayretler içerisinde dinlediklerini ifade eden Hasipoğlu, “Mahkemeye temiz ellerle gelmeyenlerin iddiaları, dikkate alınmayacaktır” ifadelerini kullandı.

“ORTADA CİNAYET DEDİRTECEK EYLEM VE İHMALLERİN OLDUĞUNU ANLIYORUZ”

Mahkemenin sabırla herkese söz hakkı verdiğini kaydeden Hasipoğlu, “26 Nisan tarihli duruşmada dinlediğimiz bilirkişilerin uzman şahadetlerinden olayın olası kasta dönmesi gerektiğini açıkça görüyoruz” dedi.

İfadelerden bilgi notuyla inşaat ruhsatı alındığı ve bunun da kalemle yazılarak yapıldığı gerçeğinin ortaya çıktığını söyleyen Hasipoğlu, “Ortada cinayet dedirtecek eylem ve ihmallerin olduğunu anlıyoruz” şeklinde konuştu.

Hasipoğlu, sanıkların olası kasıtla yargılanması gerektiğini belirtti. Komite Başkanı Oğuzhan Hasipoğlu, “Ara kararın okunarak, mahkeme 12 Haziran 2024 Çarşamba gününe ertelenmiştir. Tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız’ın tutukluluk hallerinin devamına karar verilmiştir. Duruşmanın ana eksenini oluşturan Gazi Üniversitesi’nden gelen bilirkişi raporu üzerindeki tartışmalar ve eleştirilerin dikkate alınarak, mahkeme, dosyanın yeni bir üniversiteye yeni bir bilirkişi raporu hazırlaması kararını almıştır” dedi

Bilirkişi raporunun hayati önem taşıyan bir delil niteliğinde olduğunda işaret eden Hasipoğlu, “Tekrardan konunun bilirkişiye havale edilmesi önemli bir gelişmedir” diye ekledi.

Hasipoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Gazi paporunun bizi tatmin etmediğini biliyorduk. Bu yüzden Başbakan Sayın Ünal Üstel Başkanlığında, Meclis Komitemiz, Ana Muhalefet Başkan ve bazı vekilleri ile bir araya gelerek Ankara ve Kıbrıs’ta toplantılar gerçekleştirdik. Avukatların görüşü alınarak, Gazi raporunun eksik ve veya hatalı yönlerini tesbit eden bilirkişi raporları hazırlandı. Sanık avukatlarının itirazlarına rağmen, Adıyaman Mahkemesi, Mahkemeye gelen uzman bilirkişileri dinledi, aynı hakkı sanıklara da vereceğini ifade etti. Sonuçta talep edildiği üzere Mahkeme kendisi de Gazi raporunu yeterli görmeyerek yeni bir bilirkişi heyeti görevlendirme kararını verdi. Bizler hiçbir hususun müphem kalmasını istemiyoruz. Bu yüzden İTÜ, Karadeniz Teknik ve Gazi Üniversitelerinden sonra dördüncü kez yeni bir bilirkişi raporu talep etmesini olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyoruz. Yüreklerimizi yakan asrın felaketinin derin yaraları halen içimizi dağlamaktadır. Türkiye'de 50 binin üzerinde ve ülkemizde Şampiyon Meleklerimizin de içerisinde bulunduğu 49 vatandaşımızın canına mal olan bu felaketin yaralarını sarmak için elimizden geleni yapmaya ve yurttaşlarımızın isimlerini yaşatmaya devam edeceğiz.”