Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Avrupa Birliği'nin 29 Ağustos'ta düzenlenecek Gymnich toplantısı için yaptığı davete olumlu yanıt vererek Brüksel'e gidecek.
AB ülkelerinin dışişleri bakanlarının gayri resmi buluşması olan Gymnich toplantılarına Fidan ilk kez katılacak. Senede iki kez yapılan bu gayri resmi buluşmada bakanlarca AB'nin uzun vadeli stratejileri ele alınıyor.
Ulusal basında yer alan bilgilere göre; Türkiye ile AB ilişkilerinde halen Gümrük Birliği Anlaşması'nın güncellenmesi, Türkiye ile AB arasında donmuş olan müzakere süreci, Kıbrıs sorunu ve Türk vatandaşlarına vize almada yaşatılan sıkıntılar gibi henüz çözüm bulunamayan çok sayıda konu başlıkları bulunuyor.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli konuyla ilgili soruya karşılık Fidan'ın 29 Ağustos'ta Gymnich marjında gerçekleştirilecek görüşmelere katılmak üzere Brüksel'e gitmesinin öngörüldüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Bu daveti olumlu karşılıyoruz. AB'nin bir diyalog arayışı olarak değerlendiriyoruz. Bu adımın ilişkilerimizi çıkmaza sokan 15 Temmuz 2019 tarihli AB Dış İlişkiler Konseyi kararlarının önümüzdeki dönemde tadil edilmesine zemin hazırlamasını umuyoruz."
Keçeli, AB'nin davetinin "bölgesel ve küresel sınamalar karşısında Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi gerekliliğinin Birlik tarafından anlaşıldığına da işarettir” değerlendirmesi de yaparken, bu olumlu yaklaşımın “Gymnich toplantıları ile sınırlı kalmaması gerektiğine” ilişkin beklentilerini de vurguladı.
İlişkilerde mesafe alınması için AB ile her alandaki iş birliği ve diyaloğun sürekli ve sistemli bir zemine oturması, sürdürülebilir ve öngörülebilir şekilde güçlendirilmesinin Ankara için esas olduğunu belirten Keçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemizin katılım sürecinin canlandırılması başta olmak üzere, Gümrük Birliği'nin güncellenmesine ilişkin müzakerelere ivedilikle başlanması, vize serbestisi süreci, yapısal diyalog mekanizmalarının yeniden canlandırılması ve özellikle siyasi, ekonomi, ulaştırma ve enerji gibi yakın iş birliği gerektiren alanlarda yüksek düzeyli diyalogların yeniden işlevsel hale getirilmesi gibi başlıca konularda somut adımlar atılması gerekmektedir."