Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs sorununda ortak müzakere zemini oluşturulmaya çalışıldığını belirterek, “Bu ortak zemin Güvenlik Konseyi kararlarında nettir, tartışması yoktur. İki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyondur” dedi.
CTP’den yapılan açıklamaya göre Erhürman, TV2020’de Özlem Çimendal’ınsorularını yanıtlayarak, gündemi değerlendirdi.
“Yaraların kapanması mümkün değil”
Türkiye Cumhuriyeti’nde bir yıl önce meydana gelen deprem felaketiyle ilgili konuşmasına başlayan Erhürman, yaşanılan acının, sınırsız ve tarifsiz olduğunu kaydetti. Söz konusu acıyı “bitimi olmayan bir acı” olarak niteleyen Erhürman, depremde hayatını kaybedenlerin ailelerinin sergilediği sabra dikkat çekti.
Yaraların kapanmasının mümkün olmadığını ifade eden Erhürman, “Kaybettiğiniz bir çocuksa, dünyaları kaybediyorsunuz demektir. Biz 6 Şubat’ta dünyaları kaybettik” dedi. Bu acıyı ortadan kaldırmanın mümkün olmadığının altını çizen Tufan Erhürman, “İnsanlarımızı, İsias’ta kaybetmemize yol açan bir usulsüzlük, kitabına uymama halidir” şeklinde konuştu.
Adıyaman’a iki kez gittiğini, ikinci kez gittiğinde bölgeyi gözlemleme şansı olduğunu ifade eden Erhürman, “Aynı depremde, aynı bölgede, aynı yükseklikte olan binalardan önemli bir kısmı az hasarlı, ama İsias gibi kum yığınına dönen başka bir bina görmüyorsunuz” dedi.
Adıyaman’da İsias Otel ile aynı bölgede olup hala ayakta duran ve otel olarak işlemeye devam eden binaların olduğuna vurgu yapan Erhürman, İsias’ın aynı bölgede kum yığınına döndüğüne dikkat çekti. CTP Genel Başkanı Erhürman, ailelerin, “Bizden sonraki çocukların başına böyle bir şey gelmesin” diye adalet istediğini vurguladı.
“Gaile çekmeyen bir yapıyla karşı karşıyayız”
6 Şubat’ın ertesinde ülkedeki okulların, hastanelerin yapısıyla ilgili çok konuşulduğunu dile getiren Tufan Erhürman, “Kaç okulda bu söylenen faaliyetler tamamlandı ve okullar öğretim yılına başladı? 6 Şubat’tan itibaren bunları konuşuyor durumdaydık. Kaç tanesinde güçlendirme yapıldı? Hepimiz çocuklarımızı okullara gönderiyoruz. Apartmanlar, sosyal konutlar, hastanelerle ilgili hangi çalışma yapıldı ve tamamlandı?” sorularını sordu.
Konuyla ilgili alınması gereken dersler olduğunu belirten Erhürman, “Bugün hayat pahalılığından şikayetçi olmayan var mı? Hükümete mensup partilerin başkanları da şikayetçi… Mesele şikayetçi olmak değil, bir şey yapmaya gaile çekmek” dedi.
Tufan Erhürman, “6 Şubat’ı yaşadık, çocuklarımızı kaybettik. Yapılması gereken şeylerin, uygulamaya bakıldığında, hiçbir şey olmadığı görülüyor. Gaile çekmeyen, bu meseleleri dert etmeyen bir yapıyla karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.
“Bütçe artı veriyor”
Bütçeye bakıldığında rakamlar üzerinden artılar verdiğini ifade eden Erhürman, gelirlerin, giderlerden fazla olduğunu kaydetti. “Türkiye para göndermezse, maaşları ödeyemeyiz” cümlesinin de ezberletildiğini söyleyen CTP Genel Başkanı Erhürman, bütçe artı verirken, daha da artı verebilecek konumunu, karşılarındaki zihniyetin engellediğini kaydetti.
Elektrik faturaları hakkında da konuşan Tufan Erhürman, dolar ve petrolün yükselmesi durumunda bunların faturalara yansıdığını bildiklerini belirtti. Hiçbir hükümetin, “Bu ikisini yansıtmam” diyemeyeceğini ifade eden Erhürman, şu anda elektrik faturalarının şişkinliğinin tek sebebinin ise bunlar olmadığını kaydetti.
Erhürman, “Kendileri mahkemede, ‘Biz üç ay ihalesiz akaryakıt getireceğiz merakıyla kurumu zarara uğrattık’ dedi. Bu çok ciddi bir usulsüzlük… Bu ülkede, ihalesiz akaryakıt alındı. Sonra dönüldü, ihalesiz alıma rağmen 20 milyon doların üstünde zarara uğratıldı kurum…” diye konuştu.
Kıb-Tek’e “sınavsız-münhalsiz” istihdamları da hatırlatan Erhürman, kurumun personel giderlerinin de faturalara yansıdığını söyledi. Erhürman, en önemli iki gider kaleminin, personel ve enerji giderleri olduğunu ifade etti.
“Kendi kurultaylarıyla meşguller”
Zorunlu gıda ve temizlik alanlarındaki malların ucuzlatılması gerektiğini belirten Tufan Erhürman, şöyle devam etti:
“Bu iki noktaya gözünü dikmek zorundasın. Temelde 15-20 kalemlik mala bakılması gerekir. Meclis’te somut öneri olarak, ‘15-20 kalemi belirleyelim’ dedik. Buradaki kar marjları nerelerdedir bakılsın. Çağırın ithalatçıları da sorun. Kar marjını belli noktaya getirin, KDV’yi de sıfırlayacaksanız sıfırlayın.”
Esas meselenin maliyenin nasıl yönetileceği olduğunu kaydeden Erhürman, sağlık ve eğitim hizmetlerinin paralı hale gelmesinin de görmezden gelinemeyeceğini ifade etti.
“Dolar ve euronun tarihsel zirvesinde olduğu bir dönemde, nasıl oluyor da insanların daha ucuzdur diye güneye gidip bir şeyler almaya başladığını” soran Erhürman, şunları belirtti:
“UBP, YDP kendi kurultaylarıyla meşgul, DP başkanı diğer vekilleriyle anlaşamıyor. Böyle bir yapı, böyle bir kriz döneminde ülkeyi yönettiğini iddia ediyor. 2024, bu zihniyetten kurtulmamız gereken yıldır. Her alanda geri geri gittiğimiz bir dönemle karşı karşıyayız.”
Tufan Erhürman, “İşleri faturalar bize yansıdığı gün değil, yansıtılacağı gün tartışmamız lazım. Kıb-Tek zarara uğratıldı dediğimiz gün tartışmamız lazım, faturalar yansıdığında değil” dedi.
“Devlet otoritesi denilen şeyin, boşluğa dönüştüğünü” ifade eden Erhürman, insanların kendilerini yalnız hissettiğini söyledi. Tufan Erhürman, “Mesele dört ayda bir hayat pahalılığı değil, bu işi istikrara kavuşturmaktır” şeklinde konuştu.
“Mesele, sorunları konuşmak değil, çözmektir”
Memlekette çözüm isteyen insanlardan biri olduğunu belirten CTP Genel Başkanı Erhürman, “İki toplumlu, iki bölgeli ve siyasi eşitliğe dayalı federasyonun tek mümkün çözüm yolu olduğunu söyleyenlerden biriyim. Bunları söylerken de Rum siyasilerin ne yaptığını da bilirim. Sürekli olarak neyi engellemeye çalıştıklarını bilirim” dedi.
“Taşınmaz mal konusunun, içeride de dışarıda da ‘başımıza çorap örecek’ diye uzun zamandır uyarılar yaptıklarını” kaydeden Erhürman, pandemiden sonra bu alanın korkunç bir şekilde hız kazandığını söyledi.
Meselenin sorun çözmek olduğunu vurgulayan Tufan Erhürman, “Artık ev almamız hayal edebileceğimiz bir şey değil” diyerek, ev kiralamanın bile mümkün olmadığını belirtti. İnsanların konut alma, kiralama şansının ortadan kaldırıldığını dile getiren Erhürman, günübirlik düşünmekten vazgeçilmesi gerektiğine dikkat çekti.
“Siyasi eşitlik pazarlık konusu yapılamaz”
BM Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi Ángela Holguín Cuellar’ın gelişiyle ilgili de konuşan Erhürman, BM Genel Sekreteri Guterres ve Holguin’in çok deneyimli olduklarını kaydetti.
Erhürman, “Holguin evinde otururken, altı dakikada rapor hazırlayıp, Guterres’e rapor sunabilirdi. Burada altı aylık süre verildi. O deneyimiyle bu görevi kabul etti. ‘Bu işi bir noktaya taşıyacağım’ diyor. Zannettiğimiz kadar ‘ayın, oyun, maskaralık’ değil” diye konuştu.
Ortak müzakere zemini oluşturulmaya çalışıldığını belirten Erhürman, “Bu ortak zemin Güvenlik Konseyi kararlarında nettir, tartışması yoktur. İki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyondur” dedi.
Ortak müzakere zemininin, takvimli, sonuç odaklı, siyasi eşitliğin pazarlık konusu yapılamayacağı bir zeminde olması gerektiğini kaydeden CTP Genel Başkanı Erhürman, “Yine Rum tarafı yüzünden başarısızlığa uğrarsa, bu statüko bu şekilde devam etmeyeceğinin de bilinmesi lazım. Bunların masada olduğu, ortak müzakere zeminidir başlayabilecek olan” diye konuştu.
Kıbrıs sorununun, zannedildiği kadar toplumlar arası bir sorun olmadığını ifade eden Erhürman, aynı zamanda uluslararası bir sorun da olduğunu belirterek, “İçerideki meseleyi konuşurken dışardaki aktörleri de takip etmek lazım” dedi.