6 Şubat depremlerinde 72 kişiye mezar olan Adıyaman'daki Grand Isias Otel'in sahibi Ahmet Bozkurt , davadaki suçlamaları reddetti. 1992 yılında arsa sahibi olarak otel ve iş merkezi yapma kararı aldıktan sonra, mimar Atıf Sağbaş ile görüşmeler yaptığını belirten Bozkurt, inşaat sürecinde müteahhitlik yapmadığını ve sadece arsa sahibi olduğunu ifade etti. Otomotiv sektöründe faaliyet gösterdiğini ve inşaatla hiçbir ilgisi olmadığını vurgulayan Bozkurt, "Ben müteahhit değilim, otel sahibi oldum. Benim işim otomotiv, un fabrikası gibi sektörlerdeydi" dedi.
Bozkurt, otelindeki bir kasa meselesine de değindi. Enkaz kaldırılırken bulunan kasanın otelin muhasebesine ait olduğunu belirten Bozkurt, kasanın içeriğinde para olmadığını, yalnızca evrak bulunduğunu ve kasayla ilgisinin olmadığını söyledi. "Kasa otel muhasebesine aittir, suçlamayı kabul etmiyorum. Ben kasa derdine düşmedim" diyen Bozkurt, kasayı görmediğini ve suçlamalara karşı çıktığını ifade etti.
Otelinin yapımıyla ilgili suçlamaları reddeden Bozkurt, deprem şiddetinin 10.7 olduğunu ve böyle bir şiddette hiçbir binanın ayakta kalamayacağını söyledi. "Otelim depremde sıva çatlağı bile olmadı. Eğer bu şiddette bir deprem olmasaydı, otelim yıkılmazdı" diyen Bozkurt, deprem kuşağında yer alan Türkiye'deki birçok binanın da aynı şiddetteki depreme dayanamayacağını belirtti.
Bilirkişi raporlarının sipariş üzerine hazırlandığını iddia eden Bozkurt, "Bu tamamen siparişe yapılan bir rapor" şeklinde açıklamada bulunarak, suçlamaların temelsiz olduğunu söyledi. Raporunun da hatalı olduğunu savunarak, "Kum da olacak, demir de olacak. Ama otelin yapımında en iyi malzemeler kullanıldı" dedi.
Bozkurt, suçlamaların bir yargı çetesi tarafından hazırlandığını ve kendisinin suçsuz olduğunu belirterek, "Ben ve ailem suçsuzuz. Evlatlarım, eşim, çocuklarım suçsuzdur. Biz inşaatla ilgili hiçbir şey bilmiyoruz, ama en iyi malzeme alındığını biliyoruz" dedi. Otelinin 4 yıldızlı olduğunu ve inşaatın yasal çerçevelere uygun olarak yapıldığını söyledi.
Son olarak, Bozkurt, "Bu suçlamalar tamamen asılsızdır. Ben ve ailem suçsuzuz. Yüksek mahkemenin vereceği kararı saygıyla karşılıyorum. Kusur aranıyorsa depremin şiddetini ölçün." diyerek tahliye talebinde bulundu.