Asgari Ücret Saptama Komisyonu, yılın ikinci asgari ücretini aylık brüt 18 bin 103, net 15 bin 750TL olarak belirledi.
Bugün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy başkanlığında ikinci toplantısını yapan Asgari Ücret Saptama Komisyonu, yaklaşık üç buçuk saat süren toplantı sonrası asgari ücret belirleme çalışmalarını tamamladı.
Devlet, işçi ve işveren taraflarını temsilen toplantıya katılan üyelerin asgari ücretin tespiti ile ilgili görüşlerini sunmasının ardından sunulan öneri, oy çokluğu ile kabul edilerek aylık asgari ücret net 15 bin 750 TL olarak kabul edildi. İşçi tarafı öneriye ret oyu verdi.
Yeni asgari ücret, 1 Temmuz tarihinden itibaren geçerli olacak.
Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy, yaklaşık üç buçuk boyunca devlet, işçi ve işveren taraflarının asgari ücretin tespiti için çalışmalarını devam ettirdiğini, hem devlet, hem işveren hem de işçi tarafı ile ayrı ayrı görüşmeler yaptıklarını aktararak, bu görüşmelerin sonucunda bir neticeye ulaştıklarını kaydetti.
Bu neticenin daha önceki toplantılarının bir ürünü olarak ortaya çıktığını belirten Taçoy, asgari ücreti hayat pahalılığı üzerinde en yakın rakama yuvarlayacaklarını ifade ettiklerini ve bu çerçevede asgari ücreti belirlediklerini kaydetti.
Tüm taraflara tek tek teşekkür eden Taçoy, “Gelinen noktada asgari ücreti net 15.750TL ve brüt 18.103TL olarak belirlendi. Bu asgari ücret devletin verdiği hayat pahalılığının az biraz üzerinde yuvarlanmış bir rakamdır. Böylelikle piyasa nominal değerlerini korumuş oluyoruz ve önümüzdeki altı ay için piyasanın değerlerini bu şekilde tutmaya gayret edeceğiz” dedi.
Taçoy, yeni asgari ücret kararına ret oyu kullanan ve bu karara karşı çıkan işçi tarafını temsil eden sendikaya görüşleriyle toplantıya koydukları katkıdan dolayı teşekkür ederken, devletin görüşlerine uygun bir davranışa giden işveren sendikasına da teşekkür etti.
“Buradan çıkan sonuç, işçi ve işveren tarafının piyasa değerlerini koruyarak bir yere gidebileceğini görebilmektir” diyen Taçoy, “Çalışma yaşantısında var olan bazı eksikliklerin normal bir değere gelebileceğini ve bu değerin hem Sosyal Sigortaların hakkını koruyabilecek noktada olduğunu hem de ülkemizde çalışma yaşamında en düşük ödenecek brüt fiyatın 18.103 TL olarak ortaya çıktığını gözlemiyoruz” dedi. Taçoy, bu rakamın üzerine maliyette yaklaşık 2.700TL daha eklemek gerektiğini, işveren tarafının ödediği sosyal sigorta ve işveren teşviki olduğuna da işaret etti.
Taçoy, ocak ayında hükümetin işverene söz vermiş olduğu teşvik primine işaret ederek, “İşverenlerin ödediği primlere yapılacak olan teşvik gündemimizdedir ve bu uygulanacaktır. Bu teşvik, 10 kişiye kadar çalışanı olan iş yerlerinde, imalatçıya, balıkçıya, tarımcıya ve hayvancıya ödenecektir. Bu sözümüzü devam ettirip, teşvik primini ödeyeceğiz, gecikmeli olsa bile” dedi.
Yeni asgari ücretin hayırlı olmasını dileyen Taçoy, brüt, saatlik 104.44 TL, günlük 835.52 TL, haftalık 4177.61 TL ve aylık 18103.00 TL olarak belirlenen asgari ücretin 1 Temmuz’dan itibaren geçerli olacağını söyledi.
SERDAROĞLU: "HAYAT PAHALILIĞI ORANI BİR ARTIŞ DEĞİL"
Bakan Taçoy’un ardından söz alan işçi tarafı temsilcisi Hür-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, “Üzgünüm memleketim. Koyduğumuz katkı için hükümetimizden teşekkür aldık ancak hükümetimiz koyduğumuz katkılara hiç de dikkat etmedi” dedi.
Serdaroğlu, hayat pahalılığı oranının bir artış olmadığını ancak yine asgari ücrete hayat pahalılığı oranında bir artış yapıldığını söyledi. Serdaroğlu, “Prim desteği ödeyemeyecek olanların ödemesine bir imkan sağlanırken, işçilerin ve emekçilerin ise hak ettiği ücreti alma olanağı sağlanmadı. Birilerine kolaylık ve imkan sağlanırken, diğerlerine yine açlık sınırının altında sefaletle boğuşma zemini hazırlandı” dedi.
“Bu memleketin çarklarını döndüren işçilerdir. İşçilerle fazla oyun olmaz” diyen Serdaroğlu, bugün belirlenen rakam üzerinde önceden anlaşıldığını savunarak, “Başbakan ile bazı işveren oda temsilcilerinin görüştüğünü ve anlaştığını zaten duyduyduk… Bugün emekçiler açlığa mahkûm ediliyor” dedi.
Hükümete seslenen Serdaroğlu, “Bu burada kalmayacak. Biz buna ret oyu vermekle birlikte itiraz edeceğiz. Siz emekçilerden de ricamız artık buna oyun eğmeyin. Hür-İş olarak biz ‘bu daha başlangıçtır’ diyoruz. Ama sizlerin desteği olmadan hiçbir şeyi başaramayız. Asgari ücret, başlangıç ücreti değil, geçim ücretidir” dedi.
Asgari ücretlilere çağrıda bulunan Serdaroğlu, “İtirazımızdan sonra hepinizi bekliyoruz, Başbakanlığın önüne gideceğiz. Bu ücreti onaylayacak olan Bakanlar Kurulu’nun asgari vicdanını zorlayacağız. Bunu hep birlikte başarabiliriz” dedi.
"MAKUL DEĞİL"
Hükümetin “makul artış olacağı, refah düzeyinin artacağını” söylediğini anımsatan Serdaroğlu ancak bugün asgari ücrete yapılan artışın “makul bir artış” olmadığını savundu.
“Çarklar duracak, 0refah payı şarttır ve olacak” diyen Serdaroğlu, “Ya hep birlikte var olacağız ya da hep birlikte yok olacağız. Hür-İş Federasyonu olarak ret verdiğimiz gibi itiraz da edeceğiz ve Bakanlar Kurulu’nun vicdanını zorlamaya devam edeceğiz çünkü bu şekilde haksızlık olmaz” dedi.
ARHUN: " HAYIRLI OLSUN... 480 STERLİNE TEKABÜL EDİYOR"
İşveren tarafını temsilen Kıbrıs Türk İşverenler Sendikası Başkan Yardımcısı Metin Arhun ise yaptığı konuşmada, “Resmi rakamlar açıklandı, hayırlısı olsun diyelim. Hayat pahalılığı oranında bir artış oldu” dedi.
Arhun, belirlenen rakamın 480 sterline tekabül ettiğini belirterek, bu rakamın; Türkiye’deki asgari ücretten yüzde 39 daha yüksek olduğuna işaret etti. Açıklanan rakamın işverene maliyetinin daha yüksek olduğunu da belirten Arhun, “Biz, çalışana 15.750TL verirken, bizim cebimizden çıkacak rakam 20.900 TL’dir. Herkes tabii kendi açısından bakıyor... Asgari ücret masasındayız, en düşüğünü belirliyoruz” dedi.
"İYİ BİR RAKAM VERDİK"
Arhun, “Çalışanlarımız için müsterihiz. İyi bir rakam verdiğimize inanıyoruz, çünkü geçmiş yıllara bakarak söylüyorum 480 sterlin çok iyi bir rakam. Son zamanlarda verilen ikinci en iyi rakam… Bu kadar kısa dönemde döviz artmış olmasına rağmen ve piyasada taşlar yerine oturmamasına rağmen biz piyasadaki farkı döviz bazında kapatmış oluyoruz.” şeklinde konuştu.
Arhun, “Bu artıştan sonra mutlaka piyasanın denetlenmesi lazımdır ve bu konuda Ekonomi Bakanlığına görev düşmektedir. Lütfen denetimlerini artırsınlar ve gereksiz bir hayat pahalılığı yaratmayalım” dedi.