Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy, asıl dertlerinin Kıbrıslı Türklerin geleceğiyle ilgili olduğuna dikkat çekti ve “Çözüm mücadelesi, Kıbrıslı Türklerin varoluş kavgasıdır.” diye konuştu.
CTP’den yapılan açıklamaya göre, BRT’de çıktığı programda soruları yanıtlayan CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, “Kıbrıs’ta refah düzeyi yüksek, güvenilir, adil ve eşit bir düzen kurmak istiyoruz. Kıbrıslı Rumlar ne kadar hak sahibi olacaksa, aynı oranda biz de olacağız. Bu da federasyon çatısı altında olacak.” diye konuştu.
Maria Angela Holguin’in adaya, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in kişisel temsilcisi sıfatıyla geldiğini anımsatan Akansoy, Holguin ile görüştüklerini ve değerlendirme yapma şansı yakaladıklarını vurguladı. Holguin’in dinleyen ve sorgulayan bir tavır içerisinde olduğuna dikkat çeken Akansoy, Holguin’in, BM Genel Sekreterliği için adı geçtiğine işaret etti.
Akansoy, “Holguin, bugüne kadar adaya gelip giden sıradan bir BM görevlisi olarak değerlendirilemez. Attığı adımları titizlikle attı.” ifadelerini kullandı.
BM Genel Sekreteri Guterres’in, Kıbrıs sorununu çok iyi bildiğini söyleyen Akansoy, BM’nin “kontrollü” olacağını önceden bildiklerini dile getirdi. Gelinen noktada ortak Holguin'in zemin olmadığı görüşüyle adadan ayrıldığını belirten Akansoy, tarafların, adaya gelip görev almasına onay verdiği Holguin’e neden yardımcı olunmadığını ve diyaloğun açılması yönünde neden adım atılmadığını sordu.
- “BM zemini dışında başka bir zemin yoktur”
“Taraflar çözüm istiyorsa, BM Güvenlik Konseyi kararları dikkate alınmalıdır” diyen Akansoy, federasyon temelinde görüşmeler zemininin kabul edilmesi gerektiğini savundu.
“BM zemini dışında başka bir zemin yoktur” diye konuşan Akansoy, soruna çözüm bulunması yönünde zemininin BMGK kararları olduğunu söyledi. 2006 ile 2017 arasında yapılan müzakerelerde varılan mutabakatlar olduğunu anımsatan Akansoy, “Varılan mutabakatlar korunmalı ve süreç onların üzerine inşa edilmelidir.” dedi.
“Uzlaşı sağlanan noktaların yeniden müzakere edilmemesi gerekliliğini” ifade eden Akansoy, “Bir an önce sonuç alabilmek için varılan mutabakatlar zemininde masaya oturmanız gerekir.” dedi.
Asım Akansoy, Türkiye'nin içinde bulunulan dönemde yüzünü döndüğü AB ile entegre bir süreç içerisine girmek istediğini dile getirdi. Türkiye ile AB arasında 200 milyar doları bulan ticaret hacmi olduğuna vurgu yapan Akansoy, “Türkiye, en çok ihracatını AB ülkelerine yapıyor. Aslında çok büyük oranda ticari ilişkinin olduğu bir gerçek. Türkiye bunu genişletmek istiyor. Türkiye belli noktalarda Kıbrıs sorununda açılım teşviki yapacaktır.” diye konuştu.
Kıbrıslı Türklerin eşitliği temelinde bir çözümden bahsettiklerini vurgulayan Akansoy, Kıbrıslı Rumlar ne tür haklara sahip olursa, Kıbrıslı Türklerin de aynı haklara sahip olması gerektiğine dikkat çekti. “Kıbrıs Türk halkı çok net bir şekilde adadaki belirsizliğin ortadan kalkmasını istiyor.” diyen Akansoy, Kıbrıs Türk halkının çoğunluğunun, iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federasyonu istediğini ileri sürdü.
- “Şu an sürdürülen politika güvensiz ve kafa karıştıran”
Şu an sürdürülen politikayı “güvensiz ve kafa karıştıran” diye niteleyen Akansoy, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın 3 buçuk yıldır görevde olduğunu anımsattı ve bu süreçte Kıbrıs Türk halkının ne kazandığını sordu.
Akansoy, Tatar’ın görev süresince “taş, taş üstüne koymadığını” öne sürdü.
Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını gözetecek bir durum yaratmanın önemine de işaret eden Akansoy, “Meclis'te de, yaptığımız açıklamalarda da ortak akıl arayışından bahsettik. Ortak aklı yakalayamadık. Çok çalıştık, davet yaptık ama yakalayamadık. Artık yakalayabileceğimize dair inancı da kaybettik. Holguin ile ilgili Ersin Tatar’ın yaptığı açıklamalar hayal kırıklığı yarattı.” dedi.
CTP olarak her zaman yapıcı bir tavır içerisinde olduklarının altını çizen Akansoy, Cumhurbaşkanı Tatar’ın, “ben yaparım olur.” zihniyetiyle hareket ettiğini iddia etti.
Ülkede kargaşa yaratma derdinde olmadıklarını vurgulayan Akansoy, “Sayın Tatar’ın ne istediği belli değil. Dünyaya savaş açtı. Bu, bizi bir yere götürmez. Herhangi bir stratejisi olmayan bir yaklaşım peşinde. Gerginliklerle bugünlere geldik. Gerilime dayalı hak arayışı içerisinde. Son dönemlerde bunları yaşadık.” diye konuştu.
- “DİSİ, AKEL ve VOLT Kıbrıs ile görüşmeler yaptık”
Kıbrıs’ın güneyindeki siyasi partilerle yaptıkları görüşmeleri anlatan Akansoy, DİSİ, AKEL ve VOLT Kıbrıs ile görüşmeler yaptıklarının altını çizdi.
CTP olarak etkili rollerinin olduğuna işaret eden Akansoy, Kıbrıslı Rum siyasi partilerle yaptıkları görüşmelerde, siyasi eşitlik ve dönüşümlü başkanlık başta olmak üzere birçok sorgulayıcı toplantılar yaptıklarını kaydetti.
Diyalog masasının önemine işaret eden Akansoy, Tatar’ın bunu yapmadığı iddiasında bulundu. Akansoy, “Derdimiz Kıbrıslı Türklerin geleceğiyle ilgilidir. Çocuklarımız göç ediyor. Kıbrıs’ta refah düzeyi yüksek, güvenilir, adil ve eşit bir düzen kurmak istiyoruz. Kıbrıslı Rumlar ne kadar hak sahibi olacaksa, aynı oranda biz de olacağız. Bu da federasyon çatısı altında olacak. Kıbrıs Türkler kimin ne yaptığını görüyor. Çözüm mücadelesi, Kıbrıslı Türklerin varoluş kavgasıdır.” diye ekledi.