Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Özlem Gürkut, hekimlerin sadece sağlıktaki ve meslekteki sorunların aşılmasında değil ülkenin, dünyanın sorunlarının aşılmasında da sorumluluk üstlendiğini kaydetti.

Gürkut, “Hekimler, mesleklerinin doğası gereği yaşamdan yana olmak, savaşlara karşı barışı, karanlığa karşı aydınlığı, dogmaya karşı bilimi, zorbalıklara karşı demokrasiyi, eşitsizliklere karşı adaleti savunmak zorunda” dedi

Kıbrıs tarihinin birçok hekimin toplumsal ve siyasi mücadelesinin izini taşıdığını belirten Gürkut, “Tıbbiyede öğretilen evrensel etik değerler ve edilen Hipokrat Yemini hekimlerin demokrasinin, barışın, eşitliğin ve aydınlanmanın önemli temsilcileri olmasını gerektiriyor” şeklinde konuştu.

Tıp Bayramı’nın 100’üncü yıldönümü nedeniyle Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) açıklamalarda bulunan Gürkut, “Hekimler 100 yıl önce başlattığı yürüyüşü devam ettiriyor. Ne Kıbrıs’taki ne de Türkiye’deki sağlık sistemi bu günün bayram olarak kutlanmasına uygun değil… Mutlu değiliz” dedi.

“Mesleğimizi seviyoruz” vurgusunda bulunan Gürkut, “Daha iyi şartlarda meslek icra edeceğimiz günler için mücadelemizi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

Gürkut, “Gençlerin alkol veya madde bağımlılığı, ülkede şiddetin tırmanıyor olması hep gündemde. Bunu ele alacak spesifik çalışma gruplarının olması daha verimli ve etkili sonuçlar ortaya çıkaracak” şeklinde konuştu.

Hukuk komitesi de oluşturduklarını, komitede diğer meslek örgütlerinden temsilcilerinde olduğunu kaydeden Gürkut, ilk olarak Tabipler Birliği Yasası’nı ele aldıklarını ve güncellemeyi tamamladıklarını belirtti.

“HER HEKİMİN TABİİ OLDUĞU ŞARTLAR FARKLI… ÇALIŞMA HUZURU KALMADI”

Kıbrıs Türk hekimleri arasında değerli, mesleğini severek yapan meslektaşları olduğunu söyleyen Gürkut, “Çalışma şartları bizi mutlu edecek düzeyde değil. Ne özelde ne de kamuda… Hastalar aldığı hizmetten mutsuzluğu bizim verdiğimiz hizmetten tatminsizliğimizi getiriyor. Sürekli değişen yasalar ve çalışma koşulları nedeniyle neredeyse her hekimin tabii olduğu şartlar, emeklik yaşı, ücretler farklı… Ama hepimiz aynı yerde görev yapıyoruz. Çalışma barışı kalmadı. Gündemde olan kamu reformu da bizi endişeye sevk ediyor” dedi.