24 Haziran’da erken seçim kararının alındığı dünkü Meclis Genel Kurul oturumu ilginç diyaloglara da sahne oldu.


Hürriyet Gazetesi yazarı Turan Yılmaz haberidir.

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş’un, CHP’lilerin, “Bu karar külliyede alındı, size dayatıldı” savlarına yönelik, “Fakat aynı hatip diyor ki, ‘biz de buna ‘evet’ diyeceğiz’. Şimdi, bize hadi baskı yapıldı, size ne oluyor?” sözlerinin damgasını vurduğu tartışma tutanaklara şöyle yansıdı:

BİZ İSTEYEMEZ MİYİZ?

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay: Biz seçim istiyoruz, hemen istiyoruz.

Muş: Biz isteyemez miyiz?

Altay: Sizin istediğinizden şüphem var.

Muş: Biz istediğimiz zaman baskı oluyor, onlar istedikleri zaman demokrasi oluyor.

CHP İstanbul Milletvekili Ali Özcan: Kardeşim siz istemediniz ki Bahçeli istedi, Bahçeli.

Muş: Böyle bir iddiada bulunuyorlar. Bu iddia yersizdir, temeli yoktur.

Özcan: Siz istemediniz Bahçeli istedi. Sizin adayınızı da Bahçeli belirledi. Allah Allah, ne konuşuyorsun sen.

DELİKANLIĞA HELAL GELMESİN DİYE

Muş: Delikanlılığa da halel gelmesin diye “baskın seçim”, “OHAL’de seçim olmaz” gibi ifadelerle bunu kullanıyorlar. Şimdi, Kılıçdaroğlu diyor ki, “Er meydanına çık, ben hazırım.” Şimdi, sanırım, Kılıçdaroğlu’nun bu çağrısı, kendisi pehlivan olmadığına göre güreş meydanına bir çağrı değil, bir sandık çağrısı, bir yarış çağrısı.

CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan: Sana ne bundan? Sen kendi adayına bak.

Muş: Sayın Kılıçdaroğlu da aday olursa kaybedeceğini ve kaybettikten sonra da CHP Genel Başkanlığından olacağını çok iyi biliyor yani Abbas yolcu olacağını çok iyi bildiği için aday olamıyor.

CHP Giresun Milletvekili Bülent Yener Bektaşoğlu: Onu Allah bilir, Allah bilir.

Muş: Bu kadar meydan okuduktan sonra, mert bir siyasetçi ne yapar? Sözünün arkasında durur.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer: Ne kadar çok seviyorsunuz bizim Genel Başkanı, hep onu anlatıyorsunuz.