Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği (KTGB) çatısı altında, ‘gazetelerin ve basın emekçilerinin emeğinin sömürülmesine, üretimlerinin çalınmasına ve yaratılan değerler üzerinden haksız kazanç elde edilmesine” karşı durmak amacıyla Kurumsal Medya ve Internet Gazeteciliği Komitesi kuruldu.

Komite, ilk açıklamasında, oluşturulacak “Medya Takip Hukuk Bürosu” aracılığıyla çalınan her haber ve içerikle ilgili ayrı yasal süreç başlatılacağını ve bu süreçlerin ısrarlı bir şekilde takip edileceğini duyurdu.

TAK’ın ürettiği içeriğin de, ‘eline şifre geçiren herkes tarafından gelişigüzel kullanılmasının’ önüne geçilmesi için etkin önlemler alması konusunda Dışişleri Bakanlığı nezdinde gerekli girişimlerde bulunulacağı belirtildi.

Komite ayrıca, haksız ve eşitsiz rekabetin önüne geçme için “yayıncılık alanında kamusal kaynaklar ile faaliyet sürdüren TAK ve BRT başta olmak üzere, kamu kurumlarında görev yapmasına rağmen özel internet gazetesi” yayınlayan veya kamusal imkânları kullanarak bu özel gazetelere güncelleme yapan kişilere yasalarda belirtilen yaptırımların uygulanmasının takipçi olacağını vurguladı.

KTGB Başkanı Sami Özuslu bugün yaptığı açıklamada, birlik çatısı altında “Kurumsal Medya ve Internet Gazeteciliği Komitesi”nin kurulduğunu duyurdu.

Kurumsal Medya ve İnternet Gazeteciliği Komitesi ise kuruluş amaçlarını dile getirdiği açıklamada, belirledikleri prensiplerde birlikte hareket etme ve bu alandaki örgütlülüğü güçlendirme çağrısı yaptı.

“ÜRETİM VE İSTİHDAM YAPMAYAN YENİ ADRESLER TÜREDİ”

Komite açıklamasında, genelde Kıbrıs Türk basını, özelde internet gazeteciliği yürüten medyanın “emek ve haber hırsızlığı” başta olmak üzere ciddi bir tehdit altında olduğuna vurgu yapıldı.

Açıklamada, “Buna daha fazla göz yummamak için harekete geçiyoruz. Kurumsal Medya ve İnternet Gazeteciliği Komitesi adına bizler, gazetelerimizin ve basın emekçilerinin emeğinin sömürülmesine, üretimlerinin çalınmasına ve yarattığımız değerler üzerinden haksız kazanç elde edilmesine karşı durmak konusunda yeni bir süreç başlatıyoruz” denildi.

Açıklama, şöyle devam etti:
“Çağımızın gereği olan dijitalleşmeyi, hedef kitlelere daha hızlı ve yaygın ulaşmak için bir fırsat ve yatırım gerekliliği olarak gördük. Yatırım yaptık, riskini üstlendik, gazetecilerimizi ayakta tutmak ve gazetecilerin mesleklerini sürdürmeleri için hayata tutunduk. Ancak bu süreçte ülkemizdeki başıboşluk ve etik yoksunluğu fırsat bilerek “internet medyası” adı altında hiçbir kurumsal yatırım, üretim ve istihdam yaratmayan onlarca yeni adres türediğini gördük”

“ÇALINTI HABERLERLE KİRLİLİK YARATANLARI ONAYLAMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL”

Internet gazeteciliğine yönelik yeni medya sürecini saygıyla selamladıklarını ancak “asalak” ya da “çalıntı haberlerle” kirlilik yaratanların onaylanmasının mümkün olmadığına işaret edildi.

Açıklamada, “Gazetecilerin günler ya da saatlerce süren araştırma ve uğraşlar sonrası hazırladıkları haberlerin, yayınlandıktan dakikalar sonra bir başka internet sitesinde noktası virgülü hatta tashih hatalarına varıncaya kadar kopyalanıp yayınlanmasını tarif edecek tek kelimenin ‘HIRSIZLIK' olduğu kanaatindeyiz” denildi.

KOMİTENİN PRENSİPLERİ

Komite, belirlediği 9 prensibi şu şekilde sıraladı:
“Oluşturulacak Medya Takip Hukuk Bürosu aracılığıyla çalınan her haber ve içerik ile ilgili ayrı yasal süreç başlatmak ve bu süreçleri ısrarlı bir şekilde takip etmek. KKTC mevzuatında bulunan Fasıl 264 Telif Hakkı Yasası’na aykırı tüm girişimlerin hukuk önünde takipçisi olmak. Çalınan her haber ve içeriği, çalan her kuruluşu etkili bir şekilde ifşa etmek, ayrıca çalıntı haber kullanan sitelere reklam veren kurum ve kuruluşları bu yönde bilgilendirmek.

Künyesi, Sahibi, Yönetimi, özetle hiçbir iletişim bilgisi ya da kurumsal ekibi olmayan gazetelere yönelik gerekli hukuk mücadelesini yürütmek. Bu alanda yapılan ticari faaliyetlerin de Maliye bünyesinde takibi için girişim yapmak.

Dışişleri Bakanlığı’na Türk Ajansı Kıbrıs’ın ürettiği içeriğin “eline şifre geçiren herkes tarafından gelişigüzel kullanılmasının” önüne geçmesi için etkin önlemler alması konusunda gerekli girişimleri yapmak.

Medya takip ajanslarının, “medya takibi” ismi altında, hiçbir telif ücreti ödemeden fikri eserlerimizi kullanarak bunun üzerinden gelir etmelerini engellemek.

Sabah televizyon programlarında gazete başlıklarının paylaşılmasına yönelik “makul ölçütler” belirlemek için Yayın Yüksek Kurulu ile istişare etmek.

Hükümet ve Cumhuriyet Meclisi’nde Telif Hakkı ile ilgili mevzuatın çağdaş hale getirilmesi ayrıca Bilişim Yasası’nın basın özgürlüğüne halel getirmeden telif haklarını ve emek sömürüsünü engelleyecek şekilde yaşama geçmesi için çalışmalar yapmak.

Sivil toplum örgütleri nezdinde çalışma grupları oluşturmak ve örgütlü bir şekilde mücadele etmek.

Yayıncılık alanında kamusal kaynaklar ile faaliyet sürdüren Türk Ajansı Kıbrıs ve BRT başta olmak üzere, kamu kurumlarında görev yapmasına rağmen “özel internet gazetesi” yayınlayan veya kamusal imkânları kullanarak bu özel gazetelere güncelleme yapan kişilere yasalarda belirtilen yaptırımların uygulanması konusunda takipçi olmak, haksız ve eşitsiz rekabetin önüne geçmek”