Başbakan Hüseyin Özgürgün, halkın “UBP’li bir hükümet ve UBP’li bir başbakan” kararına rağmen, sandık sonuçlarının doğurabileceği “en çarpık hükümet modelinin” yaşam bulduğunu belirterek, UBP’nin durduğu noktayı özetledi:

ERKEN SEÇİME GİDİLMELİ: Sandıktan çıkan sonucun “dörtlü hükümet modeli” işaret etmediğini belirten Özgürgün, dört partinin “büyüyen UBP’yi cezalandırma yoluna gittiğini” söyledi. Özgürgün, “UBP’yi zayıflatacaklarını sanıyorlar. UBP bu süreçten güçlenerek çıkacak” mesajı verdi

“DENKTAŞ AYNI DENKTAŞ”: Serdar Denktaş’ın, UBP’siz bir koalisyon modeline yönelmesinin kendisini şaşırtmadığını belirten Hüseyin Özgürgün, “Hiç şaşırmadım. Serdar Denktaş, bildiğimiz Serdar Denktaş” ifadesini kullandı

AKINCI İLE BEŞLİ KOALİSYON: Özgürgün, dörtlü hükümetin oluşumunu bizzat cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın desteklediğini, bunun için toplantı düzenlediğini belirterek, “Bu aslında beşli koalisyon. Benim başbakanlığım dönemimde en büyük muhalif ve iş yapmamızı engelleyen Akıncı oldu” dedi

“HESAP VERİRİM”: Özgürgün: Yargıya yönelecek bir icraatım varsa, gidebilirler mahkemeye, hesabını veririm. Yargıya yönelmeleri için, yasa tanımayan işler yapmam gerekli. Beni tanıyanlar, Hüseyin Özgürgün’ün yasal olmayan bir iş yapmayacağını da bilirler. Kimse kendini yargı yerine koymasın

Ulusal Birlik Partisi Genel başkanı Hüseyin Özgürgün, sandıktan en yüksek oyu alarak 21 milletvekili çıkaran partisinin, hükümete alınmayarak cezalandırıldığını söyledi.

“Bu UBP’yi daha da güçlendirir” iddiasında bulunan Özgürgün, “UBP’siz hükümet” formülünün seçim öncesinden tasarlandığını ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın da bu oluşumu desteklediğini söyledi.

“Özgürgün’den hesap soracağız” cümlesinin kendisini korkutmadığını anlatan Özgürgün, bugün siyaseten bir slogan haline geldiğini söyledi. “Hesap verilmeyecek hiçbir iş yapmadım” diyen Özgürgün, “Birileri beni mahkemeye verecekse, korkmam, hesabını veririm. Yok eğer birileri kendisini yargı yerine koyarak hesap soracağını zannediyorsa, ona da en ağır cevabı veririm” ifadesini kullandı.

Başbakan olduğu dönemle ilgili halka hesap verdiğin, halkın da kendisini ve partisini 21 milletvekili ile güçlendirdiğini vurgulayan Özgürgün, “Hesap verilmeyecek tek bir adımım yok. Yorum farkı olabilir ama hukuka aykırı icraatım yok. Çok ağır eleştirilerle saldırdılar, kırılmadım. Siyasette kırgınlığa yer yok” dedi.

Havadis Yazı İşleri Müdürü Hüseyin Ekmekçi’nin sorularını yanıtlayan Hüseyin Özgürgün, “erken seçim” vurgusu yaparak, bu süreçte UBP’yi cezalandırdığını düşünenlerin, kısa vedede yanıldıklarını anlayacağını vurguladı.

HAVADİS: Bu hükümeti hep “beşli koalisyon” olarak nitelediniz… Cumhurbaşkanını da dahil ediyorsunuz. Bu yönde bir tespitiniz mi var?

ÖZGÜRGÜN: Bu konu gayet açık aslında. Hükümetin oluşum çalışmalarında katkısı var. Bir önceki UBP- DP hükümetini hep rakip olarak gördü. Muhalefet ile adeta işbirliği yaparak, gizli toplantılar yaparak icraat yapmamıza engel oldu. Kararnamelerimizi imzalamadı.

Düşünün, üçüncü imza cumhurbaşkanının ama, sorumluluk da başbakanın… Anayasa da bunu yazıyor.  Devletin doğru çalışması gereği, başbakanın elini kolaylaştırması gerekirken, tam tersi davrandı.

Kıbrıs konusundaki görüş ayrılıkları nedeniyle, hükümeti hep yok saydı. Şimdiki hükümetin de oluşumunda, ta o dönemden kalma bir çabası var. Dönemin dışişleri bakanını hiç muhatap almadı.

“Akıncı’nın toplantılar yaptığını biliyoruz”


 Bu hükümetin oluşumu öncesinde, sayın Cumhurbaşkanının çaba harcadığına dair bir saptamanız var mı?

ÖZGÜRGÜN: Hükümetin, UBP’siz kurulması için yaptığı toplantıları da biliyoruz sayın Cumhurbaşkanının. Üçlü koalisyon oluşumu istendi önce. CTP- HP- TDP…

Sandıktan bu üç partinin hükümet kurma olasılığı çıkmayınca, Serdar bey de olaya dahil oldu.

“Serdar bey aynı Serdar bey, şaşırmadım…”


Serdar bey şaşırttı mı sizi bu sürede?

ÖZGÜRGÜN: Yok, şaşırtmadı… Serdar bey, bildiğimiz Serdar bey. UBP’siz bir oluşuma yönelmesini ta başından bekliyordum, zaten bunu da belli etmişti.

Sayın Özgürgün, 26 vekile dayalı bir hükümet modeli için çok istekli olmadığınız da hep eleştirildi. UBP- DP- YDP’yi gönülden istediniz mi?

ÖZGÜRGÜN: Cumhurbaşkanı görevi verdi, biz de denedik. 26’yı da denedik. Çok da içe sinen bir deneme de değildi benim açımdan. Ne 26’ya dayalı, ne de 27’ye dayalı… Ama denemek zorundayız. Olmazsa da erken seçime gitmek zorundayız.

“En çarpık hükümet modeli görevde”


Sandığın işaret ettiği, istikrarlı bir hükümet modeli var mıydı size göre?

ÖZGÜRGÜN: Elbette vardı. Ülkeye beş yıl hizmet edecek bir model çıkardı. Ama, düşünün, sandıktan çıkabilecek en çarpık hükümet modeli çıktı ortaya.

“Kimsenin içine sinmedi”


Bu koalisyon sizin içinize sindi mi?

ÖZGÜRGÜN: Yalnız benim değil, mümkün değil, halkımızın da içerisine sinmedi. Halk zaten gereğini işaret etti. Kurulacak hükümet, UBP başbakanlığında olacaktı. Bunun dışında UBP’nin olduğu bir üçlü olabilirdi.

En olmadık olasılık, en çarpık olasılık da UBP’siz bir hükümetti ki, o çıktı. CTP, 21 vekilden 12 vekile düştü. HP, tek başına iktidar hedefledi, dokuz vekil ile çıktı. TDP yeinde saydı, bölündü. DP 12 vekilden üçe geriledi. Tek bu dönemde ciddi büyüme, tek seçimin galibi UBP ise cezalandırıldı.

Halk sandıkta bize, başbakanlığı tevdi etti. Halk bu görevlendirmeyi yaptı ama, diğer partiler, büyümemizi bu şekilde, halka rağmen cezalandırdı.


“Seçim öncesi UBP’siz bir strateji kuruldu”


Seçim öncesi diğer başkanlarla programlara çıkmadınız. Suçlamalara da cevap vermediniz. Bunun UBP’nin hükümet dışında kalmasında bir etkisi olduğunu düşünüyor musunuz?

ÖZGÜRGÜN: Bu hükümet, UBP ve benim için yaratılan suçlama dalgasının değil, bir stratejinin sonrasında kuruldu.

Seçimde o kadar çok şey konuşuldu ki… Ama en çok UBP’ye söylenmesi doğal. Tek başına iktidar, hatta daha güçlü çıkacağını düşünenler hayal kırıklığına uğrayınca, kim başarılı? UBP…

O zaman kaybedenler, nasıl bunu kazanca çeviririz hesabı yaptı. Yakışıksız, kahvede bile konuşulmayan eleştiriler yaptılar bana karşı.

Ben buna cevap vermedim. Hiçbir dönemde de böylesi suçlamalara 20 yıldır cevap vermedim. Yakışıksız eleştiri de yapmadım. Baksınlar benim açıklamalarıma… Benim tarzıma aykırı bir dönem yaşadık. Bu üslupla eleştirmedim, ama ağır eleştirilere maruz kaldım.

Ha, kırıldım mı derseniz, kimseye kırılmadım. Siyasette kırılma olmaz. Bir çok insan konuşur, hedef koyar, çıldırır, gereksiz, siyaseti kirleten eleştiriler de yapar…

Ama halk sandıkta yargısını yapar. Halk sizi yargılar. Herkes bir şey söyler seçimde ama yargıyı halk yapar. Birileri kendisini yargının yerine koyarsa, o zaman da benden gerekli cevabı alır…

 

Siz suçlamalarla ilgili yargıya gitmeyi düşündünüz mü?

ÖZGÜRGÜN: Aslında başvurmamı gerektiren çok açıklama oldu. Ama, siyaseti yargıya, mahkemelere taşımak istemedim. Bu dönemde de geçmişte de başvurmadım.

“Beni ancak halk yargılar. Herşeyin hesabını veririm”


“Hüseyin Özgürgün’ü yargılayacağız” söylemlerinden rahatsız oluyor musunuz? Böyle bir endişe taşıyor musunuz?

ÖZGÜRGÜN: Benim icraatlarımı halk zaten yargıladı. Halktan başka birinin beni yargılamasını kabul etmem.

Ha, yargıya yönelecek bir icraatım varsa, gidebilirler mahkemeye… yargıya yönelmeleri için, yasa tanımayan işler yapmam gerekli. Beni tanıyanlar, Hüseyin Özgürgün’ün yasal olmayan bir iş yapmayacağını da bilirler.

Kasıtlı bir şekilde yasa dışı iş yapmam, bu nedenle adil yargıdan da korkmam. Yorumlarda hata yapmış olabilir miyim uygulamada? Ama açıktan yasaya bile bile aykırı davranmadım hayatım boyunca, yönetirken de davranmam. Siyasette ben halka bakarım.

“Bu süreç UBP’yi güçlendirir”


 21 vekil ile anamuhalefet… Bu süreci nasıl yaşayacaksınız? Bu süreçte hükümete gelmemiş olmak, UBP’de bir travma yaratır mı?

ÖZGÜRGÜN: Bu süreç UBP’yi güçlendirir. 21 milletvekili ile UBP’yi hükümet dışında bırakarak zayıflatacağını düşünenler, belli ki tecrübesiz. UBP tarihine az baksalar, ne demek istediğimi de anlarlar.

Sadece koltuk hesabı ile hükümet kuranlar, bunun istikrarlı olamayacağını da anlamalıydı. Zorlama, halka rağmen yapılamaz. Zorlama ile UBP’yi yıpratamayacaklarını da yaşayarak öğrenecekler.

“En doğru yol erken seçim”


Erken seçim şu anda gündeminizde mi? “Bu hükümet bozulur da biz de hükümet kurarız” noktasında mısınız? Yoksa bundan sonra sizin için süreç erken seçime yönelik mi işleyecek?

ÖZGÜRGÜN: Bu hükümetin uzun ömürlü olacağını hiç öngörmedim. Öncelikle bu hükümetin kurulabilecek en çarpık formül olduğunu söylemem gerekir. En çarpık model, ama kuruldu. Muhtemelen güven oylaması da alacak. İcraata da başlayacak, ama bu halkın iradesini yansıtmayan bir hükümet olduğu gerçeğini değiştirmeyecek. Halk, UBP’li bir hükümet istedi, UBP’li bir başbakan istediğini gösterdi.

Güçlü bir hükümet modeli çıkmayacaksa, bunun yolu derhal erken seçimdir. İkinci ve üçüncü partiyi biz ikiye katladık. UBP’nin başbakanlığında kurulamıyorsa güçlü bir hükümet, güçlü hükümetin de altını çiziyorum, bunun yolu derhal erken seçimdir.

KAYNAK:Havadis