Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs müzakerelerinin gelinen noktanın sorumlusunun Türk tarafı olmadığını vurguladı.

Anadolu Ajansı Editör Masası’na konuk olan Çavuşoğlu, Kıbrıs konusuna gelinen aşamada, her şeyden önce KKTC üzerindeki kısıtlamaların ve  ambargoların kaldırılması gerektiğini söyledi.

Dış politikaya ilişkin birçok alandaki soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, Kıbrıs konusunda gelinen aşmadan Türk tarafının sorumlu olmadığını vurguladı.

Birleşmiş Milletler parametreleri ve 11 Şubat 2014 ortak deklarasyonu çerçevesinde sürdürülen Kıbrıs müzakerelerinden sonuç elde edilemediğini anımsatan Çavuşoğlu, İsviçre’nin Crans-Montana kentindeki Kıbrıs Konferansı’nda Rum tarafının çözüme hazır olmadığının herkes tarafından görüldüğünü söyledi.

Bakan Çavuşoğlu, Türk tarafının müzakere sürecinde yapıcı tutum sergilediğini kaydederek “Çözüm için orada olduğumuzu herkes gördü. Şu anda uluslararası camia kendi arasındaki ve bizimle olan görüşmelerde KKTC’nin ve Türkiye’nin çok yapıcı olduğunu ve çözüm için orada olduğunu söylüyor ve kabulleniyor. Çünkü buraya katılan diğer kişiler ve kurumlar, AB de dahil, bunu açık bir şekilde herkesle konuşuyor.” dedi.

Çacuşoğlu, Kıbrıs konusunda gelinen noktanın sorumlusunun Türk tarafı olmadığını vurguladı.

Çavuşoğlu, “Her şeyden önce KKTC üzerindeki kısıtlamaların, ambargoların kalkması lazım. Biz esasen Crans-Montana’dan bu yana da herhangi bir negatif tutum içine girmedik. Herhangi bir tarafı ağır suçlayıcı tutum içine girmedik. ‘Bundan sonra neyi müzakere edeceğiz, hangi parametrelerle müzakere yapacağız, bunu kendi aramızda değerlendireceğiz.’ dedik” dedi.

Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Kıbrıs’ta bir çözüme varılamamasının nedenlerinden birinin de Güney Kıbrıs Rum yönetiminde seçim sürecinin başlaması olduğunu kaydederek çözümsüzlüğün asıl nedeninin altında Rum halkının yönetim, güç gibi konularda paylaşımdan yana olmamasının yattığını vurguladı.

Çavuşoğlu, “Yine diplomasi yoluyla yine müzakere yoluyla artık bir çözüme gitmemiz lazım. Bu belirsizliği öyle ya da böyle ortadan kaldırmamız gerekiyor. Bunu şu anda gözlemliyoruz, görüşüyoruz, istişare ediyoruz. Güneydeki seçimler bittikten sonra, o zamana kadar bizim de KKTC ile birlikte tutumumuz, duruşumuz netleşir. Ama uluslararası camia Crans-Montana ve müzakere sürecinin geldiği bu noktada Türkiye’nin ve KKTC’nin haklılığını teslim ediyor. Bu, raporlara girer mi? O başka bir şey. Ama en azından kendi aralarındaki konuşmalarda ve bizimle olan görüşmelerde bunu söylüyorlar.” diye konuştu.